HAMSİ BUĞULAMA

Bu sene doğru dürüst bir hamsi yiyemedik. Karadeniz hamsisi İzmir'e mi gelmedi, yoksa bana mı denk gelmedi bilmiyorum. Ama geçen gün canım öyle çok hamsi çekti ki, dayanamayıp aldım. Şansıma çok güzeldi. Bir kısmını hamsi tava bir kısmını da hamsi buğulama yaptım. Yanına da bol yeşil salata ile muhteşem... İşte hamsi sevenlere tarifler... Karadenizli arkadaşlarım; hatam olursa uyarın lütfen...

Malzemeler:

500 gr. hamsi (ayıklanıp, yıkanmış)
3 yemek kaşığı zeytin yağı
1 limonun suyu
1 çay kaşığı tuz
1 tutam karabiber
10-12 sap maydanoz
4-5 adet defne yaprağı




- Ayıklanıp yıkanmış hamsileri tuzlayalım.
- Yassı bir tencerenin dibini zeytinyağı ile yağlayalım.

- Tuzlanmış hamsileri tenceremize dizelim.
- Hamsilerin üzerine defne yapraklarını yerleştirelim.

- Kalan hamsileri defne yapraklarının üzerine yerleştirip en üste maydanozları iri parçalar halinde koyalım. Karabiberi ekip, limon suyunu ve zeytin yağını da gezdirdikten sonra tencerenin kapağını kapatıp kısık ateşte 15-20 dakika pişirelim.

İlk sıcaklığı geçince servis yapabiliriz.

Son derece hafif ve lezzetli bir hamsi...
Afiyet olsun.

DÜĞÜN ETİ

Beni çocukluğumun bayramlarına götüren bir yemektir düğün eti. Anneannem eli çok lezzetli ve aynı zamanda zevkli, sunumu güzel ve yaratıcı bir aşçı idi benim için. Onun yaptığı zeytinyağlı dolmalar, börekler, kadayıflar lezzetine doyulmaz tatlardı. Her bayramda bu saydığım yemeklerin yanında ana yemek olarak mutlaka kuzu etiyle yapılan bu yemeği yapardı ve buna düğün eti derdi. Işıklar içinde yatsın anneanneciğim.

Ben de geçen gün kasaba gittiğimde yan yana dizilmiş kuzu incikleri görünce aklıma bu güzel yemek geldi. Ev halkının çok beğeneceğini düşünerek incikleri aldım ve eve gelip pişirdim. Gerçekten de çok lezzetli oldu. Kuzu eti sevenlere duyurulur...

Malzemeler:
7 parça kuzu incik (2 kg kadar)
1 büyük kuru soğan
2 orta boy domates
1 yemek kaşığı domates salçası
Bir tutam tarçın
Bir tutam yenibahar
Bir tutam kekik (arzu ederseniz)
1 tatlı kaşığı tuz
2 çay kaşığı kadar tereyağ
2 yemek kaşığı zeytinyağı

- Öncelikle kemikli incikleri güzelce yıkayıp bir süzgece koyalım.

- Varsa döküm, yoksa çelik tencereyi ocağa oturtup1çay kaşığı tereyağı eritelim.
-Tereyağ eriyip cızırdamaya başladığında etlerin 3-4 tanesini tencereye koyup, harlı ateşte her tarafını yaklaşık 3'er dakika kadar kızartalım. Kızaran etleri tabağa alıp, kalan etleri de kalan tereyağı ile kızartalım. Bunları da diğer etlerin yanına alalım. Bu arada benim aldığım inciklerin yağı çok az olduğu için, kızartırken tereyağı kullandım. Eğer sizin aldıklarınız yağlı ise, kızartırken tereyağı kullanmayabilirsiniz.

- Kuru soğanı piyazlık olacak şekilde ince ince doğrayalım.

- Domateslerin kabuklarını soyup, küp küp doğrayalım.

- Etleri kızarttığımız tencereye zeytinyağını koyup ısıtalım ve doğradığımız kuru soğanları ekleyip rengi dönene kadar kavuralım.

- Kavrulan soğanlara doğranmış domatesleri ve 1 tatlı kaşığı tuzu ekleyelim. Domatesler yumuşamaya başlayınca salçayı da ekleyelim.

- Sıra geldi baharatlara... Bu yemeğin lezzeti koyduğumuz tarçın ve yenibahara bağlı. Ben tarçını yarım çay kaşığı kadar, yenibaharı da biraz daha az kullandım. Et yemeklerinde çok sevdiğim için biraz da taze kekik ekledim. Ama şunu söylemeliyim ki, anneannem kekik kullanmazdı bu yemekte. Karar size kalmış...

- Yemeğin harcını bu şekilde hazırladıktan sonra etlerimizi de tenceremize yerleştirip, üzerlerine etleri örtecek kadar kaynar su koyalım ve tenceremizin kapağını kapatalım. Ocağın altını da iyice kısıp yaklaşık 1 saat, yani etler yumuşacık olana kadar pişirelim.

 Evin içini saran mis gibi tarçın kokusu çok hoşunuza gidecektir.

Yanında tel şehriyeli pirinç pilavı ile servis yapabilirsiniz.

Afiyet olsun...

ENGİNARLI PİLAV

Enginarın her şeyini yaptık. Dolmasını, zeytinyağlısını, etlisini... Ama pilavını yapmadık. İşte şimdi mis kokulu, lezzetli mi lezzetli, güzel mi güzel enginarlı pilavda sıra. Vakit kaybetmeden hemen başlayalım...

Malzemeler:

4 adet çanak enginar 

2 su bardağı pirinç

1 orta boy kuru soğan

2 yemek kaşığı dolma fıstığı

2 yemek kaşığı kuş üzümü

1 tatlı kaşığı domates salçası

1/2 çay bardağı zeytin yağı

2 yemek kaşığı tereyağ

3 su bardağı su

1 tatlı kaşığı tuz

1 küçük demet dereotu

- Enginarları, üzerini geçecek kadar su ve 1 yemek kaşığı limon suyuyla birlikte ocağa koyup yumuşayıncaya kadar haşlayalım.

- Haşlanan enginarları sudan alıp, küçük küpler şeklinde doğrayalım.

- Pirinci iyice yıkayıp süzelim.

- Kuru soğanı soyup, yemeklik olacak şekilde ince ince doğrayalım.

- Pilav tenceresine zeytin yağı ile tereyağı koyalım. Yağ ısındığında kuru soğanı ve dolma fıstığını ekleyip karıştırarak kavuralım.

- Fıstığın rengi pembeleşmeye başladığında pirinci ekleyip kavurmaya devam edelim.

- Pirinçler şeffaflaşıp, tane tane olduğunda enginarları koyup bir süre daha karıştıralım.

- Salçayı bir miktar suyla yumuşatalım ve bunu 3 bardak suya tamamlayalım.

- Hazırladığımız salçalı suyu kavrulan pirinçlerin üzerine ekledikten sonra kuş üzümü ve tuzu koyup son kez karıştıralım ve tencerenin kapağını kapatalım.

- Kaynamaya başladığında ocağı en kısığa getirip pirinçler suyunu çekene kadar pişirelim.

- Dereotunu incecik kıyalım.

- Pirinçler tüm suyu çekip yumuşadığında dereotunu ekleyip pilavımızı karıştıralım. Üzerine kağıt havlu sererek demlenmeye bırakalım.

Hmmmm. Koku enfes. Hepimize afiyet olsun....

GİRİT KABAKLI EBEGÜMECİ YEMEĞİ

Hiç ebegümeci yemeği yaptınız mı? Ben çok severim. Yapımı da çok kolaydır. Pazardaki otçumdan ebegümeci alırken, gözüm tazecik Girit kabaklarına ilişti. O kadar güzel görünüyordu ki hemen aldım. Bunları ne yapsam diye düşünürken de ebegümeci ile kabağı birlikte pişirmeye karar verdim. Çok güzel oldu. Ot severlere duyurulur...

Malzemeler:
500 gr. ebegümeci
500 gr. Girit kabağı
30-35 gr. kıyma (bir köfte kadar)
1 orta boy kuru soğan
2-3 tane orta boy domates
2 yemek kaşığı zeytin yağı
1 tatlı kaşığı tuz

- Ebegümeçlerini ayıklayalım. Körpe sapları dışındaki tüm sapları atalım. Sadece yaprakları kalsın.

- Kabakların baş kısmını kestikten sonra kalan kısmını iyice yıkayıp bir parmak kalınlığında yuvarlaklar şeklinde doğrayalım.

- Kuru soğanı yemeklik olacak şekilde küp küp doğrayıp, zeytinyağı ve tuzu ekleyerek kavuralım.

- Kavrulan soğanlara kıymayı ekleyip, suyunu salıp çekene kadar kavuralım. Ardından rendelediğimiz domatesleri de ekleyip kavurmaya devam edelim.

- En son ebegümeci ve kabakları koyup ocağı iyice kısalım ve tencerenin kapağını kapatalım.

- Ebegümeci ve kabak suyunu salana kadar kısık ateşte pişirelim. Suyunu saldıktan sonra 1 su bardağı kadar su ekleyip, kabaklar yumuşayıncaya kadar pişirelim.

- Sıcak sıcak servis yapalım.
Afiyet olsun.

BEYAZ EKMEK

Ne zamandır uzak kaldığım yeni tarifleri deneme günüydü dün. Dolayısıyla fırınımdan ve mutfağımdan mis gibi kokular yükseldi. Evde hep tam buğday ekmeği pişiriyordum ama çocuklar beyaz ekmeği tercih ettiklerinden, pişirdiğim ekmek hep bana kalıyordu. Dün nihayet beyaz ekmek yaptım. Koku gerçekten muhteşemdi. 

Malzemeler:

500 gr. ekmeklik beyaz un (3 su bardağından 1 parmak fazla)

350 ml. ılık su

10 gr. (1 paket) instant maya

1.5 çay kaşığı tuz

1 yemek kaşığı zeytin yağı

- Mayayı ılık suyun içine koyup karıştırarak eritelim.

- Eriyen mayaya zeytinyağını ekleyelim.

- Unu bir kaba alıp tuzu koyduktan sonra ortasını havuz gibi açalım ve mayalı suyu buraya dökelim.

- Hepsini karıştırdıktan sonra un serpilmiş tezgaha hamurumuzu alıp parlak ve esnek bir kıvama gelene kadar 8-10 dakika kadar yoğuralım.

- Mayalama kabımızı (herhangi bir derin kap) yağlayalım ve hamuru içine koyup üzerini nemli bir bezle örtelim.

- Hamur hacmi 2 katına çıkıncaya kadar, 1.5-2 saat kadar ılık bir yerde mayalandıralım.

- Mayalanan hamuru hafif unlanmış tezgaha alıp, içindeki hava çıkana kadar üzerinden bastırarak biraz yoğuralım.

- İstediğimiz şekli verip (uzun veya yuvarlak) pişireceğimiz fırın tepsisine koyalım ve tekrar üzerini nemli bezle örtelim. Ben hamuru ortadan 2'ye kesip 2 ekmek oluşturdum.

- 45 dakika-1 saat kadar mayalandıralım.

- Fırının en alt rafına ısıya dayanıklı bir kap koyalım.

- Ocakta veya kettle ile bu kabın alabileceği miktarda su kaynatalım.

- Fırınımızı 220 dereceye ısıtalım.

- Kabaran somunlarımızın üzerine bıçakla 2-3 çizik atalım.

- Üzerlerini ıslatıp, isterseniz bir miktar un serpip kızgın fırına koyalım.

- Alt raftaki kabın içine de kaynar suyu döküp, fırının kapağını çabucak kapatalım. Ekmeğimizin çıtır çıtır olması için fırının içinde yeterli miktarda nem sağlamamız gerekiyor.

- 10 dakika piştikten sonra fırının ısısını 190 dereceye indirelim ve bu şekilde 30-35 dakika daha pişirelim.

- Altın rengini alan ekmeklerimizi bir ızgaranın üzerinde soğutup, daha sonra dilimleyelim.

Afiyet olsun.

ÇAVDAR EKMEĞİ

Bu aralar ekmek yapmaya fena halde sardım. Değişik hamurlar yoğurup, çeşitli şekil ve lezzette ekmek yapma fikri çok hoşuma gidiyor. Elbette bu denemeler sonucu arada bir hiç kabarmamış, taş gibi ekmekler de olabiliyor ama tekrar tekrar deneyip doğrusunu bulana kadar uğraşmaktan da ayrı bir keyif alıyorum. İşte bu günkü tarifim de bir kitaptan esinlenerek yapmaya karar verdiğim ve ikinci denememde güzel sonuca ulaşabildiğim bir çavdar ekmeği tarifi.

Malzemeler:
250 gr. çavdar unu (1 su bardağı + 1 su bardağından 1 parmak eksik)
175 gr. beyaz ekmeklik un ( 1 su bardağı + 1/4 su bardağı)
1 yemek kaşığı pekmez
250 ml oda sıcaklığında bira (1 su bardağı )
10 gr. (1 paket) instant kuru maya
4 yemek kaşığı ılık su
1 yemek kaşığı zeytin yağı
1 çay kaşığı tuz
Kimyon tohumu, çörek otu (arzu edilirse)

- Bir kabın içine ılık suyu ve mayayı koyup karıştırarak mayayı eritelim. Üzerine zeytin yağını ve pekmezi ekleyelim.

- Hamur yoğurma kabına birayı ve mayalı karışımı koyalım ve üzerine çavdar unu ve beyaz un ile tuzu ve  bir tutam kimyon tohumunu ekleyip yoğurmaya başlayalım. Esnek, yumuşak ve ele yapışmayan bir hamur elde edene kadar yaklaşık 8-10 dakika yoğuralım.

- Hamurumuz kıvama gelince üzerini nemli bir bez ile örtüp mutfağın sıcak bir köşesinde, hamur hacminin 2 katına ulaşıncaya kadar, yaklaşık 2 saat mayalandıralım. Ben mayalandırma işlemini fırında yapıyorum. Fırını 30 derece sıcaklığa ayarlayıp, turbo programında 2 saat tutuyorum. İsterseniz siz de böyle yapabilirsiniz.

- 2 saat sonunda kabaran hamurumuzu un serpilmiş tezgaha alalım. Yumruk yaptığımız ellerimizle hamurun üzerine bastırarak biraz daha yoğurup ekmek şekli verelim. Ben 13 cm çapındaki bir tencereye, iyice ıslatıp sıktığım yağlı kağıdı serdikten sonra hamuru yerleştirdim. Eğer bu büyüklükte bir kalıbınız yoksa iyice ıslatılıp sıkılmış yağlı kağıt serdiğiniz bir tepsiye, hamuru 13-14 cm çapında yuvarlayarak koyabilirsiniz.
- Şekil verilmiş hamurun üzerini nemli bezle örtüp 45 dakika kadar ılık bir ortamda bekletelim.
- Fırını 190 dereceye ısıtalım.
- Kabaran ekmeğin üzerine keskin bir bıçakla bir kaç çizik atıp, ardından ıslatalım. Üzerine çörek otu ve kimyon tohumu serpip 190 dereceye ısıtılmış fırına koyalım. Üzeri kızarana kadar yaklaşık 50 dakika pişirelim.

- Pişen ekmeğimizi bir ızgara üzerine alıp soğumasını bekledikten sonra servis yapabiliriz.

Afiyet olsun.